Zaman Ustası

Zaman Ustası

Günlerle dans ediyor

Karşımda

Durmadan yem yiyen tavuk

Öfkesini

Sanal buğday tanelerinden

Çıkarıyor

Zemberek gibi gergin ruhundan

Boşalıyor ömrümüz

Baktıkça sayılarına saatin

Bir soru düşüyor aklıma

Bu tavuğun zamanla işi ne

 

Öteki ışıkla salıncak biniyor

Bir gidiyor bir geliyor sarkacı

Ara sıra müzikli bir ah çekiyor

Notalarının sınırları dar

Yine de

Binbir çalımla bakıyor duvardan

Her gün

Beş dakikamı çalıyor

 ...

O

Hep suskun ve devingen

Ne yana otursa yönünü şaşırıyor

Başı dönüyor her an

Tanecikler tansiyon yapıyor

Uğultular yapıyor nesnedeki değişim

Ne yapsam tutamıyorum gideni

Acaba bu şiirler

Yolundan eder mi

Dörtnala geçen yaşamı

Kolundan çekerek

 

Yıldızlar kadar çoksa zaman

Niye aşkla yetmiyor ömür

Ömre yetmiyor niye zaman

 

Hidayet Karakuş “Saatlerin Dansı" adlı şiirinde, zamanı bir dansa benzetiyor. Her saat, kendi dansını sergileyerek gösteriyor zamanı;  kendi varoluş hikayesini ortaya koyuyor ve müziğini yaratıyor.

 

Tik tak tik tak tik tak tik tak...

 

Guguk guguk guguk guguk...

 

Bibip bibip bibip bibip bibip...

 

Ding dong ding dong ding dong...

 

Peki bizler zamanı nasıl tanımlıyoruz?  Zaman deyince aklımıza ilk gelen şey ne oluyor? Hayatımız boyunca neyin peşinde koşuyor ve neyi kovalıyoruz? Neyi yakalamaya çalışıyoruz?

 

Zaman, yeryüzünde herkese en adil şekilde dağıtılan kavram. Evren hepimize her yeni doğan günle birlikte 24 saat 1440 dakika ve 86400 saniye hediye ediyor. Ve biz hediye edilen bu kocaman günü ya 1 saniyesini bile çöpe atmadan dolu dolu yaşıyoruz ya da yarım yamalak, saniyelerimizi, dakikalarımızı heba ederek yaşıyoruz. İşin özüne baktığımızda zaman ne az ne de çok hızlı. Zaman sadece göreceli bir kavram. Onun göreceliği zihnimizde. Azlığı, çokluğu, hızlı veya yavaş olması yaşam biçimlerimizde ve alışkanlıklarımızda gizli.

 

Koçluk mesleğine adım attığımdan bu yana, sorular en değerli hazinelerim olmuştur.

 

“ En son ne zaman saatine bakmayı unuttun? “

 

Zaman kavramını anlamamda beynimde ışık yakan çok etkili bir sorudur.

 

Kendime verdiğim cevap; bir zaman hırsızı olup ertelenmiş bir hayatın başrolünde olmak yerine, bir zaman ustası olup her anımı dolu dolu geçirmek olmuştur.

 

Zaman ustası olmak, zamanın akışını yakalamak, eylemleri ona uydurmak, zamanın sunduğu fırsatlardan yararlanmak, yaşamdan zevk almak ve zamanı kişisel güvenini ve özgürlüğünü sağlayacak şekilde kullanmaktır.

 

Zaman ustası, yaşamına 5 niteliği katmış ve ona kendi kişiliğinin damgasını vurmuştur.

 

DÜZEN : Zamanın nasıl geçtiğinin bilincindedir. Zamanı bütünsel olarak algılayabildiği gibi, inceleme yapma yeteneğini kullanarak parçalara bölmeyi de başarır. Kendi içinde onu iyi kullanabilecek bir düzen kurup, sistemin sürekli olarak çalışmasını sağlayabilir, karışıklıkları ve belirsizlikleri giderebilir.

 

DENGE : Zamanın doğal işleyişini bozmadan yaşamın farklı boyutlarındaki ve değişik uçlarındaki etkinliklere göre kendisini ayarlayarak zamanı kullanmayı gerçekleştirebilir. Yaşamın gereklerini gözeterek fiziksel, zihinsel ve duygusal dengelerini kurar ve sürdürür.

 

KARŞITLIK : Fiziksel etkinliklerle zihinsel etkinlikleri değişimli olarak kullanmasını bilir. Sakin yaşamla eğlenceyi, yalnız kalmayla çevreyle iletişimi birbirlerine karşıt olarak uygulayabilir.

 

BİRLİK : Zaman Ustalığı, zamanı parçalara ayırmak değil, bütünü algılayabilmek için bağlantıların ortaya çıkmasını kolaylaştırmaktadır. Zamanını parçalara ayırırsa, hayatın önüne koyduğu verimli ödüllendirmelerden kendisini mahrum edeceğinin farkındadır. Zamanın birliğini kendi içinde bütünleştirmeler yaparak kurabilir.

 

UYUM : Dört niteliği beraberce uygulayan zaman ustası, yaşamda uyumu sağlamış olacaktır. Uyum soyut bir tanımlama değil, somut bir uygulamadır. Sabahları, gününün iyi geçmesini planlayan, akşamları zamanını iyi kullanıp kullanmadığını kontrol eden bir kişi, her anında zihin penceresinden zamanın akıp geçişini izlemektedir. Uyum, zamana egemen olmanın hem bir kanıtı hem de ödülüdür.

 

Zamanı ustalıkla yaşamayı tercih eden tüm gönüllere selam olsun...

 

“ Ey zaman, gün olur geçmezsin, gün olur yetmezsin..." (MEVLANA)

 




Sosyal Medyada Paylaş



Siz Hala Profesyonel Destek Almıyor musunuz?

Size Nasıl Yardımcı olabilirim?

" Değişimin sırrı, tüm enerjini eskiyle savaşmak yerine yeniyi yaratmak için odaklanmandır." -Socrates

Hadi bu sırrı birlikte keşfedelim...

İLETİŞİM

Hayallere doğru bir yolculuğa çıkmaya var mısınız?