Son 1 aydır kendimi, içinde her tür aksiyon, şiddet, kara para, rüşvet, mafya, polis ve devlet öğelerini içeren bir dizi serisini izlerken buluyorum. Her hafta acaba arkasından ne gelecek diye büyük bir merakla bekliyorum.
Sonra bir an kendime geliyor, gözlerimi açıyor ve aslında kahve eşliğinde izlediğimi düşündüğüm dizinin, bir kurgu değil de, ülkemde yaşanan gerçek olaylar olduğunu farkederek yerimden sıçradığımı hissediyorum.
Şaşkınım,
Öfkeliyim,
Üzgünüm,
Endişeliyim,
Kızgınım...
Ünlü Kolombiyalı uyuşturucu kaçakçısı Pablo Escobar’ın gerçek hayat hikayesinden uyarlanan Narcos dizisini seyrederken şu an hissettiğim duygularımın bir benzerini yaşamıştım. Gerçek olabileceği fikri beni çok ürkütmüştü.
Escobar, yapmış olduğu uyuşturucu ticaretinin en parlak döneminde dünyanın 7.en zengin insanı olmuş, uyuşturucu sektöründe farklı uyuşturucu kartellerini biraraya getirerek kokain ticaretini tekelleştirmiş ve devrim niteliğinde bir etki yaratmıştır. 1980’lerden 1991’e kadar lideri olduğu Medellin Karteli; başta Amerika Birleşik Devletleri ve Güney Amerika olmak üzere birçok bölgede büyük çaplı uyuşturucu ağları oluşturmuş; uyuşturucu kaçakçılığının yanısıra Kolombiya Hükümeti’ne savaş ilan etmiş; güvenlik birimlerine, kamu çalışanlarına ve sivillere karşı bombalı ve silahlı eylemler gerçekleştirmiştir. Escobar, en az 4000 kişinin ölümünden sorumlu tutulmaktadır.
Ponzi şeması, Ponzi sistemi ya da Ponzi oyunu, yüksek kar getiren bir üretim varmış gibi göstererek, yatırımcıları sisteme katmayı amaçlayan ve ilk yatırım yapanlara ödemenin sisteme sonradan katılanların parasıyla yapıldığı bir dolandırıcılık yöntemidir.
Dünyanın en büyük Ponzi şemasını kuran Bernie Madoff 14 Nisan 2021’de hapiste hayatını kaybetti.
Dolandırıcı, eski bir borsacı, yatırım danışmanı ve finansör bir mahkum olan Madoff, NASDAQ borsasının eski icra Yönetim Kurulu Başkanı ve ABD tarihinin en büyük mali dolandırıcısı olarak kabul edilir. 1960 yılında Wall Street firması Bernard L.Madoff Investment Securities LLC’yi kurmuş ve 11 Aralık 2008 tarihinde tutuklanmasına kadar başkanlığını yapmıştır.
10 Aralık 2008 tarihinde, Madoff’un oğulları babalarını firmasının varlık yönetim biriminin büyük bir Ponzi şeması olduğunu itiraf etmiş ve büyük bir yalan olduğunu yetkililere anlatmışlardır.
12 Mart 2009 tarihinde Madoff, 11 federal suçu kabul etmiş ve milyarlarca dolarlık yatırım yapan binlerce kişinin dolandırıldığını itiraf etmiştir. Madoff, 1990’ların başında Ponzi şemasının başladığını söylemiş ancak, federal araştırmacılar dolandırıcılığın 1970’lerde başladığını inandıklarını öne sürmüşlerdir. Mahkeme tarafından atanan yediemin, yatırımcıların gerçek kayıplarının 18 milyar dolar olduğunu tahmin etmiş ve 29 Haziran 2009 tarihinde, Madoff maksimum 150 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır.
Harvard Business School profesörlerinden Eugene Soltes, Madoff’la yaptığı aylar süren görüşmelerin sonunda vardığı sonuçları şöyle dile getiriyor:
“ Kuralları yıkan insanlar bazen insanlığa faydalı, bazen de korkunç zararlar verebiliyorlar. Kötü yola gidenler aslında bütün bunları en baştan en ince ayrıntısına kadar hesaplamış değiller, onlara böyle bir dahilik payesi vermek yersiz. Hepimizin sahip olduğu bilişsel sapmalara yenik düşüp, zamanla kayarak bu noktaya geliyorlar.
Nedir bunlar: Hırs, aşırı kendine güven, küçük ihlalleri ipin ucuna kaçırarak giderek büyütmek, kontrolünü kaybetme, şüpheli durumları mantığa oturtma. Tabii hepsini çevreleyen unsur, olağanüstü bir empati yoksunluğu. "
Soltes’in öğrencilerine vermek istediği mesaj, Madoff’un veya benzerlerinin çok büyük bir suç işlemek gibi bir niyetinin olmadığı, ancak sahip olduğu bilişsel sapmaların onu bu noktaya taşıdığı. Yani “ben böyle kötü niyetli bir insan değilim, böyle olmam" demeyip kendilerini boşlamamaları.
Dünya yeniden yapılanıyor, yeni doğumuna hazırlanıyor ve bize doğumun başladığını, sancıların şiddetini daha da artırarak hissettiriyor. Pandemi sadece doğumun başladığını gösteren bir sinyaldi, artık bebek hazneye girdi; o hazneden çıkabilmek için de vargücüyle savaşıyor.
Yeni doğan bebeği kucakladığımız o muhteşem an’ı hayal etmeyi seçerek yoluma devam ediyorum. Daha yapacak çok işimiz var...