Ben İnsanım...

Ben İnsanım...

Uzun süredir gördüğüm bir fotoğraftan bu kadar etkilenmemiştim. Baktığım an fotoğraf beni içine aldı, sanki ruhumu bir yolculuğa çıkardı. O çocukların kalplerini birer birer ziyaret ettim. Onlarla konuştum. Ama dilimle değil, ruhumla, kalbimle, bedenimle. Aynı dili bilmemenin konuşmaya engel olmayacağını deneyimledim. Deneyimlediğim şeyi 5 duyumla hissettim. Güneşi gördüm. Çocukların neşeyle çığlık çığlığa bağırışlarını duydum. Havanın kokusunu içime çektim. Derin derin nefes aldım. Oyun oynamanın acayip lezzetli bir tadı olduğunu hissettim ve çoooook eğlendim.

 

Ve içimden gelen sese kulak verdim.

 

“ BEN İNSANIM. "            

 

Sonra okuduğum bir kitabın içinde geçen satırlar gözümün önünden bir film şeridi gibi geçti ;

 

“ Ağaçlara bak, kuşlara bulutlara bak. Yıldızlara bak. Bakmayı biliyorsan göreceksin ki tüm varoluş neşe ve yaşama sevinci ile dolu. Her şey mutlu.

 

Ağaçlar ne kadar mutlu; oysa hiçbiri ne başbakan olacak ne de cumhurbaşkanı. Asla zengin olmayacaklar, bankada yüklü hesapları olmayacak.

 

Sonra çiçeklere bak, hiçbir sebepleri olmadığı halde ne kadar muazzam halde mutlular. "

 

Ve yine o sesi duydum.

 

“ BEN İNSANIM."

 

İnsanlığın evrimindeki çok önemli bir dönüm noktasının ve gelmekte olan muazzam bir fırtınanın daha başlarındayız. Yeni bir insanlığın doğuşunun sancılarını hepimiz derinden hissediyoruz. Zor günlerin insanlığı beklediğine inandığım kadar Doe Zantamata’nın şu sözüne de inanıyorum ;

 

“ Sadece en zor ve en karanlık anlarımızda içimizdeki asla ama asla söndürülemeyecek muazzam ışığın hakiki gücünü keşfederiz."

 

Geçen haftalarda sosyal medya da Beyrut’daki patlama sonrası, camı çerçevesi yıkılmış evinin içinde piyanosunu çalan Lübnanlı hanım’ı gördüğümde insanoğlunun içinde yanan muazzam ışığını söndürebilmenin mümkün olmadığını bir kez daha anladım.

 

Hepimizin bu dünyada kendimizi ortaya koyduğumuz mesleklerimiz, uzmanlık alanlarımız var. Eğitim, Sağlık, Hukuk, Sanat ve nicesi. Her biri aracımız ama amacımız değil.

 

Amacımız insan olmak.

 

İnsan olarak doğmuyoruz.

 

İnsan olma potansiyeli ile doğuyoruz.

 

Samimiyet, dürüstlük, cesaret, şefkat, nezaket, yaratıcılık, hoşgörü, sevgi ile öğrenmeye ve yaşamaya çalışan bir insan olmadıktan sonra dünyanın en iyi doktoru, avukatı, öğretmeni, sanatçısı olsak ne yazar?

 

“ BEN İNSANIM."




Sosyal Medyada Paylaş



Siz Hala Profesyonel Destek Almıyor musunuz?

Size Nasıl Yardımcı olabilirim?

" Değişimin sırrı, tüm enerjini eskiyle savaşmak yerine yeniyi yaratmak için odaklanmandır." -Socrates

Hadi bu sırrı birlikte keşfedelim...

İLETİŞİM

Hayallere doğru bir yolculuğa çıkmaya var mısınız?